Kaan Kural all star 2008 günlüğü, Murat Kosova nba final 2008 günlüğü yazarsa, bende Efes Cup 2008 Konya günlüğü yazarım. ama bir gün. e adı üstünde günlük. gün sayısı belirtilmediğine göre bir gün olarak kabul ediyorum. zaten bir günlük biletimiz vardı :)
olaylar nasıl gelişti?
ver şu biletleri, sen şimdi kesin kaybedersin, yırtarsın filan diye aldım. Kaan Kural'ın hastasıyım bu oyunun adlı kitabının arasına koydum ve tamam saol, maç günü görüşürüz dedim ve kapıyı suratına kapattım. kapıyı kapattıktan sonra kapı deliğinden baktım, hareket filan çekmedi. çekseydi kapıyı açıp ağzını burnunu dağıtırdım orda. kapıyı kapattıktan sonra biletletden emin olmak için ışığa tutup sahte olup olmadığına baktım. efes şişesi silüetini görünce tamam gerçek dedim. ve kaan abinin kitabının arasında muhafaza ettim.
bekleyiş süreci
bu sürecin pek heycanlı geçtiğini söyleyemem. daha çok, zencinin turnuvayla ilgili belediye çalışmalarının haberlerini ve saçma esprilerini dinlemekle geçti. e turnuvaya katılacak takımlarda belliydi, (bosna, ingiltere, portekiz) öyle çok bi heycan yapmaya gerek yoktu. ingiltere'de basketbol oynandığını öğrenmek heycanlandırdı aslında bizi. itiraf etmek gerekirse ben sadece hidayeti görmek ve kaan kural'a kitabını imzalatmak ve her ikisi ile de fotoğraf çekinebilmek için gitmiştim. bunlar oldu mu olmadı mı ilerleyen satırlarda göreceğiz.
turnuva yaklaştıkça afişlerin filan asıldığı haberlerini aldım zenciden. bi nevi benim muhbirim ve basın danışmanımdır bu zenci. basıp, danışırım hehehe :p biraz ajans press muamelesi yaparım kendisine. şu aralar simit sarayında çalışcam gibi bişeyler diyodu ve bende artık ona simitçi demeye karar verdim.
maç günü
biletimiz turnuvanın ilk gün maçları içindi. o gün pek çok kişi sadece Türkiye-İngiltere maçını izlemeye gelirken, biz yüce insan İsmet Badem'in tabiriyle "sevgili basketbolseverler, sevgili basketbol aşıkları" -böyle bi tabiri varmıydı bilmiyorum, salladım- olarak Bosna Hersek-Portekiz maçını da kaçırmak istemedik.
Kaan Kural'a imzalatmak için kitabını yanıma aldım. -ve maça kitapla giden ilk insan olarak tarihe geçtim- üstümede bişeyler geçirip (maça çıplak gidilmez) tam simitçiyi arıyacakken. o beni aradı kontör ona girdi. hehehe :p ne mikrobum.
ulaşım
varış



Maçlar hakkında pek bişi söyleyemicem çünkü oturduğum yerden nasıl bi oyun oynandığı hakkında fikir yürütmek imkansızdı. simitçinin alacağı bilet bu kadar olur işte :) Boşnaklardan Kenan Bajramovic'in oyun tarzını beğendim. Portekiz guardı benim boyumdaydı sanırsam :) bire bir maç teklif etcektim, çok basit bi rakip olur diyerekten salladım. İngilizlere halı saha maçı teklif ettik kabul etmediler. Bizim takıma gelecek olursak, Hidayet bu turnuvaya çok ağır kaldı diyim önce. Benim minikler ligindeki çocuklarla oynamam gibi bişey oldu. Gerçek performansının yarısını anca kullandığını düşünüyorum. Yinede onu izlemek çok keyifliydi. Sonunda Hidayet Türkoğlu'nu da çıplak gözle izleme şerefine nail olduk :) Ama onun yerinde olsam milli takıma katılmazdım, (hemen vatan haini ilan etmeyin) amerikada bi yıl boyunca canın çıkıyo zaten abicim, yapsana tatilini, kendine, ailene biraz daha zaman ayırsana. niye bu tarz turnuvalara katılıp kendini riske atıyosun ki, hadi bi sakatlık olsa? bilirsin Türk spor izleyicisi nankördür. Sen şimdi bu kadar emek vermene rağmen bi maçta kötü oynasan seni sahaya gömerler. Şimdi vatan hayini olarak ilan edilebilirim ama sen artık nbade superstar seviyesinde bi oyuncusun. Dünya şampiyonası, Olimpiyat Şampiyonası filan olsa neyse. (napıyom ben :) biri beni durdursun, resmen burdan Hidayet Türkoğlu'na akıl veriyorum) yok akıl vermek değil, sadece fikirlerimi söylüyorum. neyse, eve bombalı saldırı yapılmadan önce başka bi oyuncuya geçicem. Sinan Güler. bu turnuvada Hidayetten sonra izlemekten en keyif aldığım oyuncu. eee ne de olsa NCAA'de oynamış bi oyuncu. Tam benim tarzım.

Efes Kızları ve Crazy Dunkers
efes kızlarıda neydi öyle be :) ve Crazy Dunkers da iyiydi. taa ki bir efes kızı konya havası bünyesinde ters etki yaptığındanmıdır bilmem, smaç basmaya kalktı, kafayı kırıyodu az daha.
buyrun "Efes World Cup 2008 KONYA" videoları
maç öncesi ısınma süre: 1 dk 28 sn
sahaya çıkış ve milli marşlar süre: 4 dk 26 sn
Türkiye-İngiltere maçı, ilk periyotdan tadımlık süre: 7 dk 39 sn
Crayz Dunkers 1. bölüm süre: 3:30
Cryaz Dunkers 2.bölüm (çılgın bi efes kızının smaç denemeside var) süre: 6 dk 44 sn
Efes kızları (kaç dk olduğunun bi önemi varmı?)
eve dönüş
maçlar bitti ve artık dönüş zamanı, basketbol çevremiz işe yaradı ve staddan arkadaşımız, basketbola uzun yıllarını vermiş bi abimiz bizi arabasıyla evimize yakın bi yerde bıraktı. yalnız çok çılgın sürüyordu. çok hızlı bi yılan gibi kıvrılarak geçtik arabaların arasından, ve 40'la girilmesi gereken bi altgeçit virajına girerken hız göstergesi 100'ü gösteriyordu. o an simitçiye baktım ve sanırım şu an tam da dua etmemiz gereken anı yaşıyoruz dedim gözlerimle. veee bir organizasyonu daha burda noktalamış bulunuyoruz. yayında ve yapımda emeği geçenler 4 çıkarsın, yarın iftardan sonra tek pota maç yapıcaz. ben yapım 4'ünde olurum. yapıcı bi insanım sonuçta. I love this game diyorum ve uzaklaşıyorum...
hee bu arada, o gece ntvspor'da maçın tekrarına rastladım bitmek üzereyken ve kendimi ntvspor ekranlarında gördüm. demek ki kıymetimi anladınız, teşekkürler ntvspor ama bi daha ki organizasyonda Irmak Kazuk benimle röportaj yapsın, sonraki organizasyonda da üçüncü yorumcu olarak Murat Kosova-Kaan Kural süper ikilisine katılayım. uykum geldi, uyumalıyım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder